Tulliana: Anadolu parsına şiirler/ İsmail Orhan Sönmez
Yazar:
Materyal türü: KonuSeri kaydı: Ötüken Neşriyat; 1747. Edebi Eserler; 900Yayıncı: İstanbul: Ötüken Neşriyat, 2021Baskı: 1. baskıTanım: 283 sayfa: resim; 21 cmKonu(lar): -- Türk şiiri -- 21. yüzyıl | -- Türk edebiyatı -- ŞiirDDC sınıflandırma: 894.3513 SÖ.T 2021 Özet: Pars şiirleri bir tükenişin poetik anlatısı olmasının yanı sıra bir özgürlük ağıdıdır. Acımasızca soyunu kuruttuğumuz bu hür ve görkemli vahşiyi içimizden de uzaklara sürmüş ve çoraklaşmışız meğer. Bugün kapımızı çalan küresel yangınlar, salgın hastalıklar ve bunların neticesinde bize sunulan bireysel özgürlüklerin kısıtlandığı ve kontrol edildiği distopik gelecek, bir zamanlar acımasız bir gururla doğayı alt ettiğini sanan insanın, aslında alt ettiği ve yok ettiğinin kendi hürriyeti olduğunu fark ettiriyor bizlere. Coğrafyamızdan silinen her canlı aynı zamanda ruh coğrafyalarımızın çoraklaşmasına ve kötürümleşmemize de neden oluyor. İşte Pars şiirleri hem Anadolu’nun bu son büyük avcısına bir ağıt, hem de çoraklaşan, ufalanan ve kötürümleşen insanlığa hüzünlü bir bakıştır.Materyal türü | Geçerli yer | Koleksiyon | Yer numarası | Durum | İade tarihi | Barkod |
---|---|---|---|---|---|---|
Books | Doğa Derneği Kütüphanesi Rafta | Fiction | 894.3513 SÖ.T 2021 (Rafa gözat) | Kullanılabilir | 03749 |
Taranıyor Doğa Derneği Kütüphanesi Raflar, Raf Konumu: Rafta, Koleksiyon kodu: Fiction Raf tarayıcısını kapatın
894.3513 MA.A 2016 Aşk / olmayan / | 894.3513 MA.D 2021 Dünya güzeldir hâlâ / | 894.3513 SE.K 2020 Kahkaha keki : şiirler / | 894.3513 SÖ.T 2021 Tulliana: Anadolu parsına şiirler/ | 894.3513 Zİ.E 2018 Eve götür beni nehir / | 894.3533 AÇ.Y 2020 Yaz gezgini ile Hapşu Teyze / | 894.3533 AD.Ç 2010 Çatalhöyük öyküleri 1 : dünyamızın ilk şafağı / |
Pars şiirleri bir tükenişin poetik anlatısı olmasının yanı sıra bir özgürlük ağıdıdır. Acımasızca soyunu kuruttuğumuz bu hür ve görkemli vahşiyi içimizden de uzaklara sürmüş ve çoraklaşmışız meğer. Bugün kapımızı çalan küresel yangınlar, salgın hastalıklar ve bunların neticesinde bize sunulan bireysel özgürlüklerin kısıtlandığı ve kontrol edildiği distopik gelecek, bir zamanlar acımasız bir gururla doğayı alt ettiğini sanan insanın, aslında alt ettiği ve yok ettiğinin kendi hürriyeti olduğunu fark ettiriyor bizlere. Coğrafyamızdan silinen her canlı aynı zamanda ruh coğrafyalarımızın çoraklaşmasına ve kötürümleşmemize de neden oluyor. İşte Pars şiirleri hem Anadolu’nun bu son büyük avcısına bir ağıt, hem de çoraklaşan, ufalanan ve kötürümleşen insanlığa hüzünlü bir bakıştır.
Seçilen materyal ile ilgili yorum yoktur.